Öğrencilerin matematik ve bilim eğitimine karşı olan olumsuz tutumu ve bu derslerde görece düşük performans sergilemeleri sıkça rastlanan bir durum. Bilim ve matematik eğitiminde farklı yöntemlere başvurarak öğrencilere matematik ve bilimin korkulacak bir şey olmadığını göstermeyi amaçlayan farklı eğitim programları üzerinde dünyanın çeşitli ülkelerinden uzmanlar sürekli çalışıyor. Eğitim psikolojisi uzmanlarının bu durumu anlamak üzere yaptığı araştırmalara göre; öğrencilere “Kim bilim insanı olabilir?” diye sorulduğunda “Merak duygusu ve alana ilgisi olan ve çabalayan herhangi biri bilim insanı olabilir.” gibi cevaplar alınsa da, kendilerinin bilim insanı olup olamayacağı sorulduğunda “Notlarım iyi değil bu yüzden bilim insanı olamam.” veya “Çok çalışsam bile bu alanda başarılı olamam.” şeklinde umutsuz cevaplar verdikleri görüldü. Yani, bilim insanları ve kendi başarı eğilimlerinin birbiriyle örtüşmediği, bilim insanlarının doğuştan gelen bir ‘yetenek’ sahibi gibi görüldüğü anlaşıldı. Peki, bilim insanlarının da zamanında zorlandığını öğrenseler, bu durum değişir mi?

Columbia ve Washington Üniversitelerinden bir grup araştırmacı bilim insanlarının geçtikleri süreçleri ve zorlukları hikâye şeklinde öğrencilere sunarak, bilim eğitiminde zorlanmanın normal olduğu algısını aşılamayı ve buna bağlı olarak öğrenci tutum ve performansında iyileşme gözlemeyi amaçladı. Çalışmada lise 1 ve 2. sınıf öğrencilerine Einstein, Curie ve Faraday gibi önemli isimlerin eğitimlerinde ve yaşamlarında zorlandıklarına dair kısa hikâyeler sunuldu. Bir diğer grup ise bu kişilerin sadece başarılarına dair hikâyeler okudu. Öncesinde ve sonrasında öğrencilerin zekâya dair tutum ve algıları, motivasyonları ölçüldü ve öğrencilerle tek tek görüşüldü. Bu süreç 5 haftada tamamlandı.

Sonuçlara göre ünlü bilim insanlarının da eğitim hayatlarında zorlandıklarını öğrenmek, öğrencilerin bilim derslerindeki performanslarında anlamlı bir artışla ilişkili. Aynı şekilde bilim insanlarının ne kadar başarılı olduklarına dair hikâyeler okumak ise ders performanslarına olumsuz yansıyor ve öğrencilerin motivasyonunu da düşebiliyor. Okudukları farklı hikâyelere göre öğrenciler incelendiğinde, ünlü bilim insanlarının sadece bilim alanında değil, yaşamda zorluklar çektiğini ne kadar bilirlerse öğrencilerin performansı o kadar artış gösteriyor. Bu durum öğrencilerde ünlü bilim insanlarının da ‘kendileri gibi’ olduğu algısını yaratarak onlarla yakınlık hissetmelerinin etkili olduğuna işaret ediyor. Yani öğrenciler, bilim eğitiminde zorlanmanın normal bir süreç olduğunu ve Einstein, Curie ve Faraday gibi ünlü bilim insanlarının bile bu zorlukları yaşayabileceklerini anladıklarında kendi yaşadıkları zorlukların normal olduğunu ve aşılabileceğini düşünmeye başlıyorlar. Bu da bilim eğitimlerine ve notlarına olumlu yansıyor.

Araştırmacılar bu durumun ders kitaplarına nasıl yansıyabileceğine dair de fikir sunuyor. Lise seviyesindeki ders kitapları incelendiğinde Einstein’dan “inanılmaz bir zekâ”, “herkesten farklı bir zekâ” şeklinde bahsedildiği görüldü. Mevcut araştırma bu durumun da öğrencilerin ders notlarına olumsuz yansıyabileceğini gösteriyor.

Detaylar için kaynak

Lin-Siegler, X., Ahn, J. N., Chen, J Fang, F.A., Luna,Lucero, M. (2016). Even Einstien struggled: Effects of learning about great scientists’ struggles on high school students’ motivation to learn science. Journal of Educational Psychology, 108 (3). 314-328.

RelatedPost