Oyun; çocuğun hayalgücünün ve yaratıcılığının gelişmesi, sağlıklı bir gelişim göstermesi için en önemli araçlardan biri. Küçük yaştan itibaren oyunlarında boş fincandan kahve içtikleri, örtüden süper kahraman pelerini yaptıklarına tanık oluruz. “-Mış gibi oyun” olarak adlandırılan bu oyun tarzının çocukların hayal gücüne, dil, bilişsel ve sosyal becerilerine oldukça olumlu katkı sağladığı biliniyor.
Araştırmacılar Melzer ve Palermo, yaptıkları bir çalışmada çocukların “-mış gibi” oyunlarını destekleyen faktörleri inceliyor. Bu çalışmada 3-4 yaşlarındaki bir grup çocuk ve ebeveyni katılımcı olarak yer alıyor. Ebeveynlerden çocuklarıyla 10 dakika boyunca kendi evlerinde yaptıkları gibi “-mış gibi oyun” (örneğin, evcilik ve doktorculuk) kurmaları isteniyor ve bu oyun videoya çekiliyor. Çekilen bu 10 dakikalık videolar oyunu ebeveynin mi yoksa çocuğun mu başlattığına ve oyun esnasında ebeveynin ve çocuğun kullandığı sözcüklere göre inceleniyor.
Araştırma sonuçlarına bakıldığında, -mış gibi oyunları başlatan ve yöneten çocukların, bu oyunu kurmayan ve yönetmeyen çocuklarla karşılaştırıldığında daha iyi bir dil becerisine sahip oldukları ve içerik açısından incelendiğinde daha gelişmiş oyunlar kurdukları ortaya çıkıyor. Ayrıca bu çocukların “inanmak, düşünmek, hatırlamak” gibi zihin durumunu anlatan sözcükleri de daha fazla kullandıkları bulunuyor.
Bu araştırma, ebeveynlerin çocuklarıyla oyun oynarken oyunun kontrolünü çocuklarına bırakmalarının, çocuklarının sosyal gelişimi ve dil becerilerine büyük oranda katkı sağladığının önemini vurguluyor.
Detaylar için kaynak
Melzer, D. K., Palermo, C. A. (2016) ‘Mommy, You are the Princess and I am the Queen’: How Preschool Children’s Initiation and Language Use During Pretend Play Relate to Complexity. Inf. Child. Dev., 25: 221–230. doi: 10.1002/icd.1927.