Kahkaha, 1970’den beri uzun soluklu, tamamlayıcı ve alternatif bir tedavi yöntemi olarak görülüyor. Terapi yöntemi olarak kahkaha da hızla yayılıyor ve günümüzde dünyanın birçok yerinde kahkaha terapisi kulüpleri bulunuyor. Bu kulüplerde insanlar kahkaha atma pratiklerini geliştirerek kahkaha atmayı teknikleriyle öğreniyorlar ve kontrollü bir şekilde kahkaha atıyorlar. Bu yapay kahkaha, stres karşıtı hormonların salgılanmasında etkili olmaya başlıyor ve giderek etkisi artıyor. Ancak henüz standartları oturtulmuş, terapi etkisi gösteren bir kahkaha tedavisi programı oluşturulmadı ve bu konuda kanıtlara dayalı araştırmalara ihtiyaç var.
Güncel bir çalışma, tam da bu ihtiyaca cevap veriyor. Kore’de en sık görülen ikinci kanser çeşidi olan meme kanserine yakalanmış hastaların büyük bir kısmının kendilerini psikolojik stres içinde bulduklarına ve bu stresin de kaygı bozukluğu ve depresyona yol açtığı bilgisine ulaştıran araştırmacılar, kahkaha terapisinden bu noktada fayda alınıp alınmayacağını merak etmiş.
Terapi etkili kahkaha programının ve uygulanan seans sayısının kanser hastalarının kaygı, depresyon ve stres seviyelerine herhangi bir etkisi olup olmadığını araştırmak amacıyla S.H Kim ve arkadaşları çalışma yürüttüler. Kore’de yapılan çalışmada terapi niteliğinde 4 seanstan oluşan kahkaha terapisi programına katılan 31 meme kanseri hastası deney grubunu oluşturmuş ve hiç kahkaha terapisine katılmamış 29 hasta da kontrol grubunu oluşturmuşlar. Kontrol grubunda hiçbir değişiklik gözlemlenmezken, kahkaha programına dâhil edilen grubun kaygı, depresyon ve stres katsayılarında kayda değer bir düşüş gözlenmiş.
Çalışma süresince terapi nitelikli kahkaha programının seans sayısı ve uzunluğu değişiklik göstermiş. Yani 20 dakikalık 8 seans veya 60 dakikalık tek bir seans uygulanmış ve hastaların ruh hallerinde gelişme gözlenmiş.
Araştırma sonuçlarına göre kahkaha terapisinin sadece erken aşamasından sonra bile ruh halinde gelişme görülmüş olmasına rağmen terapinin etkisinin klinik anlamda uzun soluklu olduğu sonucuna varamıyoruz. Bu çalışmanın bir pilot çalışma niteliğinde olması, terapinin anlık anti stres etkilerini düşürmede başarılı olduğunu kanıtlıyor ancak uzun süreli etkiler hakkında bilgi vermiyor.
Kore’de yapılan bu araştırma, Kahkaha terapisinin, meme kanseriyle mücadele eden hastaların kaygı, depresyon ve stres seviyeleri üzerinde etkiye sahip olduğunu, hatta bu etkinin sadece ilk terapi seansından sonra bile gözlemlendiğini kanıtlıyor. Uygulanması zor olmayan bir alternatif terapi yöntemi olmasından dolayı kahkaha terapisi, klinik ortamlarda da kullanışlı bir yöntem olabilir. Bu araştırmanın sonuçlarına dayanarak kahkaha terapisinin standartlarının oluşturularak profesyonel sağlık çalışanları tarafından tedavi yöntemi olarak kullanılması tavsiye ediliyor.
Detaylar için kaynak
S. H. Kim, Y. H. Kim, & H. J. Kim,(2015) Laughter and Stress Relief in Cancer Patients: A Pilot Study, Evidence-Based Complementary and Alternative Medicine. doi:10.1155/2015/864739