Şizofreni, genetik faktörlerden oldukça fazla etkilenen bir ruhsal sorundur. Bu nedenle şizofreni hastalarının birinci derece akrabaları da bu sorun için risk grubu olarak tanımlanıyor. Hasta yakınlarının sosyal becerilerinde görülen bazı eksiklikler, ileride görülebilecek psikolojik hastalıklar için ipucu olabiliyor. Arkadaşlar arası ilişkilerde bozukluk, sosyal uyumda yaşanan sorunlar, daha az hobi ve ilgi alanına sahip olma, karşılaşılabilecek bu sorunlardan bazıları. Bir araştırma ise risk grubunda olan gençlerin sosyal becerilerini, risk grubu içinde olmayan gençlerinki ile karşılaştırarak bu duruma açıklık getirmeyi amaçladı.
Clare M. Gibson ve arkadaşlarının yaptığı araştırmada, gençlerin sosyal becerileri ve davranışları araştırmacılar tarafından değerlendirildi. Beklendiği üzere, şizofreni hastalığı için genetik olarak yüksek risk faktörü taşıyan grupta bulunan katılımcıların sosyal becerilerinin, risk grubunda bulunmayan katılımcılardan daha düşük seviyede olduğu gözlendi. Risk altında bulunan gruptakilerin, özellikle kişiler arası duygusal etkileşim ve karşısındakinin izlenimini anlama gibi becerilerinin risk altında olmayanlardan daha olumsuz düzeyde olduğu ortaya çıktı.
Kısaca bu çalışma şizofreni hastalığı riski olan bireylerin sosyal becerilerinin ölçülmesi adına yapılan çalışmalara bir yenisini ekliyor. Sonuçlar, sosyal becerilerin ilerideki hastalıklar açısından işaret edici özelliği olabileceğini gösteriyor ve bunların belirlenmesinin önceden müdahale için önem taşıdığına dikkat çekiyor.
Gibson, C.M., et al. (2010).Social skill and social cognition in adolescents at genetic risk for psychosis. Schizophrenia Research. 122, 179–184