Müzik bize hayatımızın her evresinde eşlik eden, duygularımızla yakından ilişkili olduğu bilinen bir kavram. Üzgün ya da mutlu olduğumuz anlara eşlik eden belirli müzik parçaları vardır; ya da bize olumlu veya olumsuz olayları hatırlatan. Müziğe yüklediğimiz anlamlar veya onlarla ilişkilendirdiğimiz olaylar neler hissettiğimizde önemli. Peki bunların dışında müziğin temposu, örneğin hızlı veya yavaş olması, müziğin verdiği duyguyu nasıl algıladığımızı ve dahası, o anki hislerimizi etkiler mi?
Hunter ve arkadaşları araştırmalarında müziğin temposunu değiştirmenin katılımcıların mutluluk ve mutsuzluk algılarını ve duygusal durumlarını nasıl etkileyeceğini incelemeyi amaçladı. Yani hem kişinin kendini duygusal olarak nasıl algıladığı hem de gerçekten o anki hislerini inceledi. Araştırmacıların buldukları sonuçlara göre, katılımcılar müziğin hızı ve temposu arttıkça kendilerini mutlu; düştükçe mutsuz olarak algıladılar. Algılanan ve gerçekten hissedilen duygu benzer olmakla birlikte tıpa tıp aynı değildi. Sonuçlara göre, katılımcıların algıladıkları duygu, hissettikleri duygudan daha belirgin ve yoğundu. Bunun yanında müzikteki tempo azaldıkça, üzgün olma algısı yükseldi ve katılımcılar müziğe karşı hislerinin ve beğenilerinin daha karışık ve belirsiz olduğunu söylediler.
Özetle; müziğin temposuna göre algılarımız, duygularımıza göre daha belirgin bir şekilde etkileniyor ve algılarımız duyguları etkilemede aracı oluyor.
Hunter, P.G., Schellenberg, E., G., & Schimmack, U. (2010). Feelings and perception of happiness and sadness induced by music: Similarities, differences and mixed emotions.Psychology of Aesthetics, Creativity and the Arts.4, (1), 47-56.