Rüyalarımız kısa süreli de olsa duygusal durumumuzu etkileyebiliyor. Çok güzel bir rüya görüp etkisinden çıkamamak veya gördüğümüz bir kâbus yüzünden huzursuzluk hissetmek her insanın en az bir kez yaşayabileceği bir deneyim. Anlamı daha belirsiz rüyalar ise çoğu insanın ilgisini çekmiş ve değişik yorumlar getirmek için üzerinde düşündüğü bir konudur. Ancak oldukça öznel bir konu olan rüyalara pek çok farklı anlam yüklenebiliyor. Peki, rüyalarımızı neden bu kadar önemsiyoruz ve yorumlarken bunu neye dayanarak yapıyoruz?

Carey K. Morewedge ve Michael I. Norton, insanların rüyaları değerlendirmesi üzerine bir dizi araştırma yaptı. Araştırma sonucunda, sadakatsizlik, kaza, atalardan gelen mesaj gibi genel rüya içeriklerinin bizim için anlamlı bir bilgi kaynağı olduğu görüldü. Bazılarımız içinse rüyalar, bilinçli düşüncelerden daha önemli bir bilgi kaynağı. Yorumlara verilen bu önemin, rüyanın içeriğinin insanların sosyal ilişkilerini, seyahat etme ve benzeri karar ve davranışlarını etkilemesine sebep olduğu ortaya çıktı.

Ancak rüyalara inanmanın insanı motive edici bir yönü de olduğu görüldü. Araştırmacıların bulduğu sonuçlarna göre, rüya içerikleri kişinin inanç ve istekleri ile uyuştuğu zaman daha önemli olarak algılanıyor. Ancak bu değerlerle çatışan veya olumsuz olarak nitelendirilen rüyaları daha az önemsediğimiz ve bu rüyaların günlük yaşantımızı daha az etkilediği görülüyor.  Ölüm, kaza gibi ciddi olumsuz içerikli rüyalar ise kişi tarafından önemsenirken; bir arkadaşın kötü davranışı gibi daha zayıf olumsuz içerikli rüyalar göz ardı edilebiliyor.

Sonuç olarak bu araştırmanın da ortaya koyduğu gibi insanların rüyaları dünyayı anlamlandırmak için kullanmaya ve kendilerini motive edici şekillerde yorumlamaya eğilim gösteriyorlar.

Detaylar için Kaynak:

Morewedge, C. K., Norton, M., I. (2009). When dreaming is believing: The (motivated) interpretation of dreams. Journal of Personality and Social Psychology. 96, (2), 249-264.

RelatedPost