Pek çok insanın hayatına son verme düşüncesini zaman zaman aklından geçirdiği biliniyor. Ancak bazıları intiharı daha fazla düşünür ve onunla ilgili planlar yapar. Bazıları için bu planlar sadece düşünce olarak kalırken, kimileri bu planları hayata geçirir. Peki, hangi faktörler ölümü düşünenleri harekete geçiriyor ve intihar davranışını belirliyor?

Smith  ve arkadaşlarının yaptığı araştırma bu soruya kısmen de olsa cevap verir nitelikte. Araştırmacılar üç farklı grup katılımcıyı inceledi: 1) Daha önce intihar girişiminde bulunmuş katılımcılar; 2) İntihar girişiminde bulunmamış ama ciddi intihar düşünceleri olan katılımcılar, 3) İntihar eğilimi bulunmayan katılımcılar. Araştırmada “intihar için edinilmiş kabiliyet” olarak adlandırılan, herhangi bir psikolojik bozukluk ile ilişkisi olmayan birtakım hayat olayları (kazalar, adrenalin sporları vs.) ile gelişen bu özelliğin, intihar riskini arttırıp arttırmadığı incelendi.

Araştırma sonuçlarına göre, intihar girişiminde bulunmuş kişiler diğer iki gruptakilere göre kendilerini daha korkusuz ve fiziksel acıya karşı daha duyarsız olarak tanımladı. İntihar girişiminde bulunmuş kişilerin ayrıca diğer gruptakilere göre geçmişte daha fazla acı verici olaya maruz kaldıkları görüldü. Ayrıca intihar girişiminde bulunmuş kişiler, intihar düşünceleri taşıyan kişilere oranla fiziksel acı verici olayları gerçekleştirme veya bunlara maruz kalmaya daha yatkın olduklarını ve bunlarda yetkin olduklarını belirtti. Yani, bu kişilerin “intihar için edinilmiş kabiliyetleri” daha yüksek olarak gözlendi. Bunun yanında araştırmacılar korkusuzluk faktörünü incelemek amacıyla katılımcıların intihar fotoğraflarına verdikleri psikofizyolojik tepkileri de ölçtüler. Ancak katılımcıların intihar ile ilgili fotoğraflara fizyolojik olarak farklı bir tepki vermedikleri görüldü.

Bu sonuçlara göre, intihar girişimlerinde korkusuzluk ve acıya duyarsızlık ile ilgili bireysel algılar (örneğin, korku ve acıya tolerans ile ilgili düşünceler), intihar ile ilgili uyarıcılara verilen psikofizyolojik tepkilerden daha fazla belirleyicidir. Sonuç olarak, intiharı sadece düşünen ile girişimde bulunma riski taşıyanları ayırt etmede, kişilerin psikolojik bozukluk ile ilişkisi olmayan korku ve acı tetikleyici hayat olayları ile ilgili geçmişlerini ve  acı ve korku ile ilgili algılarını öğrenmenin son derece önemli olduğu görülüyor.

 

Detaylar için kaynak

Smith , P. N., Cukrowicz, K. C., Poindexter, E. K., Hobson, V., & Cohen, L. M. (2010). The acquired capability for suicide: A comparison of suicide attempters, suicide ideators, and non-suicidal controls. Depression  and Anxiety, 27, 871–877.

RelatedPost