Sağlıklı beslenme konusunda geliştirilen eğitim ve destek programları, genel beslenme bilgisini arttırmayı ve sağlıksız beslenme davranışlarını ve tutumlarını değiştirmeye yardımcı olmayı amaçlıyor. Peki bu tür beslenme temelli bir program, yeme bozukluklarının tedavisinde etkili oluyor mu?
Araştırmacı McAleavey, beslenme müdahale programlarının yeme bozukluğundaki etkisini incelemek amacıyla yeme bozukluğu olan 12-18 yaşları arasındaki 78 genç kızla bir çalışma yaptı. Beslenme programının uygulamasından önce ve sonra, katılımcılardan çeşitli bilgiler toplandı. Program, duygusal yeme, beslenme ve sağlık gibi konuları kapsayan dersleri içerdi. Örneğin katılımcılar bu eğitime dayanarak bir yemek kitabı hazırladı ve sağlıklı yemek tarifleri yarattı. Aynı zamanda sağlıklı beslenme için öğrenilen yeni tekniklere yardımcı olması amacıyla katılımcılara çeşitli yemek kitapları verildi. Ayrıca iki diyetisyen, beslenmeye ilişkin bilgiler verdi. Son olarak katılımcılara egzersiz fizyolojisi, beslenme, sosyal hizmet, eğitim ve iyileştirici dinlenme gibi alanlarda danışmanlık verildi.
Araştırma sonuçları ise katılımcıların beslenme bilgisinde beklenenden daha az bir artış olduğunu gösterdi. Yani, program aslında beslenme bilgisi bakımından çok bir fark yaratmadı. Ayrıca programın, katılımcıların sağlıksız beslenme davranışlarını ve tutumlarını değiştirmede yardımcı olmadığı ortaya çıktı. Öte yandan katılımcıların kiloyla ilgili hoşnutsuzluklarında artış tespit edildi. Dahası, kızların büyük çoğunluğu müdahalenin akabinde sağlıklı beslenmek istemediğini dile getirdi.
Bu sonuçlara dayanarak McAleavey, yeme bozukluğu olan kızlar için iyi tasarlanmış bir beslenme programının, eş zamanlı bir psikoterapi olmaksızın kendi başına faydalı olamayabileceğini, hatta sağlıklı beslenmeye yönelik var olan patolojik tutumların daha da alevlenmesine sebep olabileceğini vurguluyor.
McAleavey, K. (2010). Nutritional intervention in young women with eating disorders: A brief report. Journal of Child and Family Studies,19, 669–673.